Merhaba

Sağlıklı Yaşam İçin Kendini Sev, moda diyetlerle, uygun beden ölçüsü dayatmalarıyla hesaplarla dolu bir çalışma değil.

Hepimizin, sağlığımız ve yaşamınız hakkında, daha önce ve şimdi nerede olduğumuzu ve nereye doğru gittiğimizi içeren bir öyküsü vardır. Bu öyküyü kendimize ya da başkalarına binlerce kez anlatırız. Ama ya şu anda olduğunuz yer ya da geçmişte karşılaştığınız engeller önemli değilse? Ya bedeninizin kendini tedavi etmek üzere tasarlandığını bilseydiniz?

Gerçek sır işte budur; yanınızda taşıdığınız tüm “sorunların” altında bir tek inanış yatar. Ben yeterince iyi değilim. Yeterince iyi olmadığınıza inandığınız zaman, bir vazgeçme düşüncesi, niçin uğraşayım? Duruşu ortaya çıkar. İşlerin nasıl olsa yolunda gitmeyeceğini varsaymak kolaydır. Aslında siz yeterince iyisiniz. Peki ya buna gerçekten inandığınızda  ne olur? Bir tek inanca dayanarak sağlığınızı ve mutluluğunuzu kısıtlayan tüm düşünceleri değiştirebilirsiniz. Artık size hizmet etmeyen düşünceleri değiştirmeye başlarsınız. Kısıtlayıcı düşünceler, inançlar ve alışkanlıklar yok olurken, sağlığınız ve mutluluğunuz gelişir. Taoculuğun babası Lao-tzu bir keresinde, “olduğum kişiden vazgeçince , olabileceğim kişi olurum” demişti.

Evrenle dengeli yaşamak hakkında eski bir felsefe olan, Taoculuk  insanların doğayla aynı hizaya geldiğinde, düzen ve uyum sağlandığını söyler. Doğayla olmak için bir şeylerin gerçekleşmesini zorlamayınız; ancak olmalarına izin veririz . Örneğin bir tohumu düşünün: Hareketsiz, küçük bir kuru olarak başlar. İçinde bir bitki olmak  için yeterli bilgi vardır ama bunu yapabilmek için nazik, sevgi dolu İlgiye gereksinim duyar. Bir tohum, büyüye bilmek için yeterli güneş ışığı ve suyla birlikte besin zengini topraktaki temele yerleşmelidir. Bilim insanları tohumların büyümesini   gözlemleyip belgelediğinde bu süreç hala gizemli gibi geliyordu. Gerçektende buyumenin gizemi bizi büyülüyor. Üstelik bu konuda  ne acele edebiliriz ne de kısa bir yol bulabiliriz.

Bitkilerin, bu gezegendeki tüm canlılar için beslenme ve tedavinin temeli olmalarıdır.

Beyin sağlığı konunsunda önde gelen bir otorite olan Gary L. Wenk Gıdadaki Beyin, Kimyasallar Düşüncelerinizi ve Hislerinizi Nasıl Kontrol Ediyor? Adlı kitabında bitkiler hakkında şöyle diyor:

Bitkiler ve insanlar olağan günlük işlevleri için benzer kimyasalları  nasıl kullanıyorlar?Bitkiler bu gezegende bizimle bir evrim tarihi paylaştığından, beynimizi etkileyen kimyasallar üretme yeteneğine sahiptir. Hatta en ilkel tek hücreli organizmalar bile beynimizdeki kimyasalların bir çoğunu üretiyor. Bu nedenle bir demet brokoli yada büyük bir yığın amip yemeği seçerseniz, içerdikleri kimyasallar fonksiyonlarını değiştireceğinden duygularınıza yada düşüncelerinizi de değiştirecektir.

Sağlıklı Yaşam İçin Kendini Sev, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.

Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.

Sevgi’yle okuyunuz…