Tanrının Kapısı, Babil

Gözlemlediklerim

Babillilerin en ünlü ve en güçlü hükümdarı ise yaptığı yasalarla ünlü olan Hamurabi’dir. Hamurabi öldükten sonra Babil uygarlığı gücünü yitirmeye başladı.

“Yazının icadıyla birlikte yazılı hâle gelen hukuk kurallarının ilk örnekleri Sümerlerde görülür. Baş tanrı tarafından hükümdarlığın kendisine verildiğini ifade eden Sümer Kralı Urkagina, kötü idare sebebiyle meydana gelen yolsuzlukları, halkın huzursuzluğunu ve hoşnutsuzluğunu gidermek için bir adaletname hazırlamıştı.”

— Hammurabi Kanunları Öncesi

Merhaba

Babiller, Mezapotamyada , MÖ. İki bin yılı civarında tarih sahnesinde olan Babil Devleti oldukça gelişmiş bir uygarlığa sahipti. Babil kelimesi ‘Tanrının Kapısı’ demektir. Fıratın üzerinde verimli bir coğrafyayı mesken tutan Babilliler siyasi ve kültürel konularda büyük gelişmelere imza atmışlardır.

Sami ırkına mensup Babilliler MÖ. 2 binlerde Arabistan’dan Mezapotamya’ya göç etmişler, burada Akad topraklarına sahip olmuşlardır.

Babillilerin başkenti Babil şehriydi.Babil şehri günümüzde Irak’ın El Hila kasabası üzerinde yer almaktadır.

Babillilerin en ünlü ve en güçlü hükümdarı ise yaptığı yasalarla ünlü olan Hamurabi’dir. Hamurabi öldükten sonra Babil uygarlığı gücünü yitirmeye başladı. Babil uygarlığı kısa sürede Hitit, Asur, Elam gibi birçok krallığın egemenliği altına girdi.

Babilliler tarihte bilinen ilk anayasayı yapmışlardır, yapan kişi ise Birinci Babil Devletinin en güçlü hükümdarı Hamurabidir. Yaklaşık 300 kanundan oluşan bu anayasa ile hukuk, devletin temel unsurlarından biri halene geldi ve devlet yönetiminde yasa gücü hakim kılınmış oldu. Bu kanunların çoğu zayıfları koruyan kanunlardı. Ancak Sümer ve Akad yasaları örnek alınarak hazırlanan Babil anayasası çok daha sert uygulamalar içermekteydi.

Hammurabi Kanunları – Göze Göz Dişe Diş

• Bir inşaatçı, herhangi birisi için inşaa ettiği binayı sağlam bir şekilde yapmaz da evin yıkılması sonucunda ev sahibi ölürse, inşaatı yapan öldürülür.

• Bina yıkıldığında ev sahibinin oğlu ölürse, inşaatı yapanın da oğlu öldürülür.

Tarihteki detayları okuduktan sonra, işaret edilen yerin ne olduğunu kavramaya çalışıyorum. Kanser hastalığı ve sürecinin ne denli zor ve stresli olduğunu, 5 yıldır kanser hastalığını yaşayan olarak paylaşmayacağım. Dizi ya da filmin konusu bu olunca yakından, uzağa herkes dikkat kesiliyor. Neyse…

Sizce, “Babil” denildiğinde, alt satırlarında, işaret edilen, görmemiz gereken şey nedir?

Ne yazık ki bitmek bilmeyen savaşlar, isyanlar ve kargaşalar insanları diğerlerinin acılarına karşı yavaşça ve sinsice hissiz bir hale getirmesi, onları acımasızlaştırması, hatta içlerindeki en ufak zalimlik belirtisini bile ortaya çıkarması da bunun sonucudur.

Bitmek bilmeyen savaşlar, şiddet olayları, artan acımasızlık İçin ne düşünüyorsunuz?

Babil, birçok araştırmacıya, teologa, yazara ve hatta politika bilimcilerine göre Babil dünyanın kaderiyle doğrudan ilgilidir ama nasıl?

Bir kent olarak mı?

Yoksa bir toplum ya da bir sistem mi?

Bu ilişkinin anlamı nedir?

Antik tarih boyunca Babil’in çoğu zaman kötülüklerin merkezi olduğu vurgulanmaktadır.

İsrailoğullarının Babil’e öfkesinin nedeni anlamak kolaydır çünkü Babil Süleyman Mabedi’ni ilk yıkan güçtür. Yıkmakla kalmamış Kudüs’ü el geçirmiş ve Yahudileri Babil’e sürgüne göndermiştir. İlk sürgündür bu Yahudiler İçin. Bununla beraber Babil’e duyulan öfke, diğerlerinden çok farklıdır. Babil bu kehanette bir kıza benzetilerek cinselliği ile alay edilmekte ve aşağılanmaktadır. (Kehanet, Ata Nirun, Sayfa 180 ve 223)

Yüzü devamlı televizyona dönük olan sizler, Metaforlarla anlatılan hikayelerden ne anlıyorsunuz?

Sevgiyle

Not; Atlantis yedi alt ırkından…

Ben’i Sorgula
Kategoriler
%d blogcu bunu beğendi: