
“Gerçek her zaman bir kuyunun dibinde değildir. Biz bilgiyi vadilerin derinliklerinde arıyoruz, bulundukları yerde yani dağların doruklarında değil.”
— Edgar Allan Poe
Merhaba,
İzmir, 9 Eylül Hastanesinde kontrolleri yaptırırken, öğlen arası türk kahvesi almak için kafeteryaya uğradım.
Kafeterya yetkilileri bir bölüme kitap standı kurmuş. Raftan göz kırparak iletişim kuran kitabı elime aldığımda, gülümsedim.
Morgue Sokağı Cinayetleri, Edgar Allan Poe… Hemen satın alıp sayfalarını çevirmeye başladım. Edebiyatın duayen isminin ruhuna dokunmak, dilini anlamak için Çiğdem Öztekin‘in çevirisini yaptığı kitap, bulmacayı çözmeme yardım edecekti.
Konum, yaratıcı yazarlık olunca, kurgu eserleri okumanın, bilinç üzerindeki etkisini tekrarlamadan geçmek istemedim.
Kurgu kitap okumak, hayal gücünü arttırmanın yanı sıra zihinsel olarak gelişmemize yardımcı oluyor. Kurgu olmayan kitapları okumanın belirli bir konu ve olgu üzerinde etkili olduğu ve konu/olgu hakkında daha fazla bilgi sahibi olmaya yardımcı olurken kurgu kitapların konu/olguya farklı bakış açılarıyla yaklaşabildikleri belirtiliyor.
Sadece Amerikan edebiyatına değil dünya edebiyatına da yön veren Edgar Allan Poe‘nun büyüleyici kaleminden çıkmış ve Batı dünyasının ilk modern dedektif öyküsü olan Morgue Sokağı Cinayetleri, iki kadının sıra dışı bir şekilde öldürülmesinin ardındaki gizemi olağanüstü bir gözlem ve analiz yeteneğiyle çözen Aguste Dupin‘in analitik çıkarımlarının isimsiz arkadaşının zihninden okuyucuya aktarımını konu edinir.
Sherlock Holmes ve Hercule Pairot gibi kült karekterlerin oluşmasına ilham vermiş ve yüz yılı aşkın süredir popülerliğini korumuştur.
Edgar Allan Poe, hayatı da eserleri kadar ilginç…
Morgue Sokağı Cinayetleri, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.
Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.
Sevgiyle okuyunuz…
Bir Cevap Yazın