
kelebek etkisi
Sevgili Okur
Hayatınızı nasıl yaşayacağınızı siz seçersiniz. Kendi gerçekliğinizi yaratırsınız. Kendi yaşamınızın nesnesi olup başkalarının size kim olduğunuzu ve ne olma kapasiteniz olduğunu ve ne olma kapasiteniz olduğunu söylemesine izin verebilirsiniz. Ya da kendi yaşamınızın öznesi olup kendinizi belirleyebilirsiniz.
İnsanların nasıl değişebileceğini düşündüğümde tırtıl ve kelebeği gözümün önüne getiriyorum. Başkalaşımda, biyologların imajinal hücreler diye adlandırdığı küçük şeyler tırtılın bedeninde ortaya çıkmaya başlıyor. Daha sonra bu imajinal hücreler tırtıl hücrelerinin yerini alıyor ve tırtıl bir kelebeğe dönüşüyor…
Ben bunun yaratıcı bir kişiliğe dönüşmenin harika bir metaforu olduğunu düşünüyorum. Başlangıçta sizdeki değişikliklerin varlığını sürdürmesi güç olabilir (tırtıl ve kelebek hücreleri gibi) ama zaman içinde siz algılarınızı, düşünce şablonlarınızı, konuşma şablonlarınızı, tavrınızı ve davranış biçiminizi değiştirmek için sürekli çalıştıkça bu güçlerin birleşerek çevrenizle etkileşim biçiminizi göreceksiniz. Bir kelebeğe dönüştüğünde şaşıran bir tırtıl gibi, donuk, pasif bir izleyiciden dünyayı değiştirebilecek yaratıcı bir düşünüre dönüştüğünüzü gördüğünüzde şaşıracaksınız…
“Düşüncelerinizi yaratmak istediklerinize odaklayın. İsteklerinizle sürekli uyum içinde yaşayın ve yaratıcı kaynağın hayatınız için sunduğu ipuçlarını bekleyin.”
— Dr. Wayne W. Dyer
“… BIR DEFTER VE KALEM… VE TABII YALNIZLIK…
Peki, yazmaya kalkıştığımızda, çok iyi bir okur olsak bile neden cümleler bir kaynaktan fışkırıyor gibi akmazlar? Neden o sevdiğimiz yazarlar gibi “kolaylıkla” sayfaları dolduramayız? Neden yazdıklarımızı okuduktan sonra bize basit ve özelliksiz görünürler? Boş kâğıda bakarken neden tüm güzel ve anlamlı cümleler bizden bucak bucak kaçmaya başlar?
Tüm bu sorular, yazmaya yeni başlayanlar için oldukça tanıdık durumları işaret eder. Başlamak… En zoru da budur zaten. Başlamak hele yaratma sürecini barındıran bir işe başlamak; kuralları tanımlanabilir diğer işlere göre çok daha zordur.
Okumak, yazma pratiğinin ilk adımıysa ikinci adımı yazmaktır.
Yazmak yolunda ışık tutan iki kelime tutku ve sabırdır…
Devam eden yolculuğumla ilgili ilham verici öyküleri okumalısınız!
Sevgiyle…

“Düşüncelerinizi yaratmak istediklerinize odaklayın. İsteklerinizle sürekli uyum içinde yaşayın ve yaratıcı kaynağın hayatınız için sunduğu ipuçlarını bekleyin.”
— Dr. Wayne W. Dyer
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.