
Şiir Terapi, Nicholas Mazza
Şiir Terapi, özellikle son 30 yılda bütün dünyada etkililiğini kanıtlamış ve geniş kesimlerce kabul edilmiş bir tedavi şeklidir. Alanının öncüsü ve hâlihazırda da lideri olan Dr. Nicholas Mazza tarafından kaleme alınan Şiir Terapi: Teori ve Pratik, şiir terapinin etkili uygulaması için birleşik bir model sunmaktadır.
“Yaşamımızda daha çok şiir olsaydı, belki de şiir terapiye ya da herhangi bir terapiye daha az ihtiyaç duyardık.”
— Nicholas Mazza
Merhaba
Şiirin sahip olduğu terapötik güç antik çağdan bu yana bilinmektedir. Buna rağmen, şiir terapi şimdiye kadar tek bir kitapta kapsamlı bir şekilde ele alınmamıştır. Bunun yerine, şiirin önleyici ve tedavi edici yönüyle ilgilenen profesyoneller dikkatlerini iki yönden birine yöneltmiştir. Ya belli bir popülasyon üzerinde bir terapi olarak şiir kullanımının belirli yönleri üzerine yazılar yazmışlar ya da ilginç olmakla birlikte genellikle kapsam bakımından olan bilimsel makalelerinin niceliğini artırmışlardır.
Mazza, bir bilim ve sanat olan şiir terapiyi, kapsamlı bir müdahale alanı sağlayarak yeni ve yüksek bir boyuta taşımıştır. Ayrıca, dünden bugüne şiir terapinin tarihini ele almış ve alanın gelişmesi için önerilerde bulunmuştur.
Şiir Terapi, özellikle son 30 yılda bütün dünyada etkililiğini kanıtlamış ve geniş kesimlerce kabul edilmiş bir tedavi şeklidir. Alanının öncüsü ve hâlihazırda da lideri olan Dr. Nicholas Mazza tarafından kaleme alınan Şiir Terapi: Teori ve Pratik, şiir terapinin etkili uygulaması için birleşik bir model sunmaktadır.
Mazza, zengin klinik ve teorik bilgisiyle üç bölümde; uygulamanın yenilikçi, dışavurumcu ve sembolik yöntemlerinin ana hatlarını çizmektedir. Bu kitap, hem profesyonellere hem de şiir terapi, bibliyoterapi, yazma ve iyileşme ya da yaratıcı/dışavurumcu sanat terapilerine ilgi duyan herkese hitap eden alanında öncü bir kaynak niteliğindedir.
Şiir terapide ele alınan konular şunlardır:
- Şiir terapinin şu ana kadar yazılmış en iyi tarihi
- Şiir terapinin geniş kapsamlı araştırma temeli
- Şiir terapinin birey, grup ve aile ile kullanımı
- Şiir terapinin terapötik ve gelişimsel açıdan özel popülasyonlara (yaşlılar, şiddet mağduru kadınlar, ergenler ve çocuklar) yönelik kullanımı.
Okur, bu kitabı okuyarak yalnızca şiir terapinin genel bir betimlemesine değil; şiirle terapi sürecinin nasıl bir şey olduğuna dair bir fikre de kavuşur.
Nicholas Mazza alanın geçmişine, halihazırdaki durumuna ve gelecekte nasıl olacağına dair fikirlerini ayrıntılı bir şekilde anlatmıştır. Bu eser, yaşam yolunu bulmak için ilham ve rehberliğe ihtiyaç duyanlara yardım eden ve ruhsal yönden yardıma ihtiyaç duyanları iyileştiren bir sanat ve bilim olan şiiri bütünüyle kapsadığı İçin, literatüre bir yenilik sağlamıştır. Bu kitap çok lezzetli; tıpkı eğlenceli ve olgun bir çocuk gibi!
“Gerçek şifayı kanatlarında taşıyan herhangi bir şiir, genellikle, yaratıcısını iyileştirdiği anlaşıldığı an tıbbi kariyerine başlar.” Robert Haven Schauffler
Edebiyat eserlerinin önemli bir bölümü duygusal dışavurumların fiziksel ve psikolojik sağlık üzerinde olumlu, duygusal tutukluğun olumsuz etkisi olduğunu göstermektedir. Travma sonucunda ortaya çıkan fiziksel ve ruhsal durumu geliştirmek için de yazılı ifadenin kullanımı, pek çok araştırmayla desteklenmiştir.
Jung, pek çok kavramı yeniden tanımlamıştır. Böylece bir tedavi yönteminden daha çok bir gelişim modeli yaratmıştır. Jung, ne sanata bir hastalık gibi bakmıştır, ne de sembolleri, birer semptom olarak değerlendirmiştir. Ona göre, üstü kapalı bir unsur olan sembol, bir sözün sahip olduğundan çok daha fazlasına sahiptir. Jung, bu nedenle sembolleri, bir nesnenin doğrudan sunumu olan iz’den ayırt etmiştir. Ayrıca, şiiri psikolojik analize tabi tutmak yerine, ona anlam kazandıran şaire sorumluluk yüklemiştir. Jung, dolaylı olarak tüm insanların şair olduğunu ve yaratıcılığın farklı unsurlarıyla eşsiz bir anlam sistemi dünyası geliştirdiklerini belirtmiştir. Whitmont ve Kaufmann analitik psikoloji bağlamında sanatı şu şekilde ele almıştır:
Genellikle sanatsal ürün, indirgemeci bir şekilde, sanatçının aile topluluğuna ya da çocukluk travmalarına dayandırılarak analiz edilir. Ancak ilham veren sanat, bunun çok ötesindedir: Hepimizde var olan sonsuz ve evrensel şeylerin bireysel ifadesidir.(…) Yaratıcılık, arketepik biçimlere, arketiplerin istilasına uğramadan, gerçekçi ve görülebilir bir ifade kazandırma yetisinin işe koşulmasını gerektirir. Sanatçı (…) nevrotik olduğu için değil; ancak ve ancak yaratıcı olduğu için üretir ve kendi içindeki güçlere karşı amansız bir mücadele verir.
Adler şairin, bireyin yaşam tarzını anlama yeteneğine saygı duymuştur.
Şairlerin, içinde yaşadıkları ortamdaki etkinlikleri aracılığıyla kurdukları yakın ilişkilerde bütünüyle görünmez olarak kişisel yaşamları, davranışları ve ölümü gösterme yeteneklerine hayran oluruz. Bir gün, mutlak gerçeğe giden yolda sanatçıların, insanlığın gerçek liderleri olduğu anlaşılacaktır. Bireysel psikoloji anlayışına ulaşmamı sağlayan eserler arasında, peri masalları, Shakespeare ve Goethe doruk noktası olarak öne çıkar.
Şiir Terapi, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.
Yazarlar okumaya davet ediyor.
Sevgiyle okuyunuz…
Bir Cevap Yazın