
“Oğuz Atay’ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği anlatım zenginliği ve okuru alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmıyor. Kitaba adını veren hikayenin “korkuyu beklerken” kendini evine hapseden kahramanı, Atay’ın edebiyat güzergahındaki farklılığının en büyük kanıtlarından. Yazarın bu kitaptaki iki hikayeyle var ettiği “Beyaz Mantolu Adam”da öyle…
“Kafama takılan bir şey, orada çok uzun süre kaldığı için, düşüncelerimin sayısı azdı.”
— Oğuz Atay
Merhaba
Korkuyu Beklerken, Oğuz Atay’ın hikâyelerini yayınladığı eseridir. Kitaba adını veren “Korkuyu Beklerken” ve “Beyaz Mantolu Adam” adlı hikâyeleri bu derlemede önemli yer tutar.
Yazar kısa öykü sanatınıda ustalıkla beceriyor. Bir solukta okunmayı ve vurucu olmayı biliyor.
Hikayelerinde “Başarısızlık“ortak yazgı.
Kendi kendimizi aşmak, bunun içinde kendi kendimizle hesaplaşmakla işe başlanmak zorundadır.
“Buradayım!” yanıtını veren okur olarak;
Bıraktığı eserlerin hayranı olan bizler, kendisini yaşatma niyetiyle, tüm söz ve kitaplarını paylaşmaktan büyük bir hoşnutluk duyuyoruz.
“Biz“, dedim. Edebiyat severlerin bir çoğu Oğuz Atay‘ın dünyasından geçmiştir.
Benim için yazarın özel bir anlamı var. Hastalığına rağmen, son nefesini verinceye kadar, yazmış. Belki de yaşamını uzatan, yazma tutkusu ve gönderilemeyen mektupları olabilir mi?
Okumayanlara tavsiye, okuyanlara hatırlatmak amacıyla.
Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.
Sevgiyle okuyunuz…





Bir Cevap Yazın