“Algı bir aynadır, gerçek değil. Ve zihnime aldıklarım dışarı yansır…”

— A Course In Miracles

Sevgili Okur

(Mucizelerden Bir Ders) Kitap şöyle devam eder:

“Projeksiyon algı yaratır. Gördüğünüz dünya, verdiğiniz şeylerdir. Bundan fazlası değil. Bundan fazlası değil, evet, ama azı da değil. O yüzden bu sizin için önemlidir. Bu zihin durumunuza, içsel şartlarınızın dışarıdaki resme yansımasına şahitlik eder. Nasıl düşünüyorsa, o şekilde algılar. O yüzden dünyayı değiştirme peşinde olmayın. Dünya hakkında kendi zihninizi değiştirmeyi seçin…”

Ayna çalışmasının asıl amacı, kendinizi yargılamayı bırakıp gerçekten kim olduğunuzu görmenizdir. Ayna çalışmasına bağlı kalırsanız, tam bir farkındalıkla ve yargılayıp eleştirmeden ya da kıyaslamadan KENDİ güzelliğinizi görürsünüz. “Selam çocuk, bugün seninleyim.” demeye başlarsınız. Ve kendinizin gerçek dostu haline gelirsiniz.

Düşüncelerinizi seçebilirsiniz… Düşünceler sadece fikirlerdir-farkındalık içindeki olasılıklar- ve biz onları güçlü ya da büyük olarak tanımlarsak öyle olurlar.

Sevgi evrenin farkındalığıdır. Sevgi sonsuz zekadır…

Bruce Lipton, bedendeki sağlıklı hücrelerin bulunan ortama göre azalıp çoğaldığı ile ilgili bir araştırma yapmış. Sevgi dolu, pozitif bir ortam sağlık yaratırken; korku dolu, negatif bir ortam strese yol açıyor. Sevgi dolu pozitif bir ortam yoksa, içinizdeki çocuğun sesini duyamazsınız.

Evet demek, ortaya çıkmak için niyet etmek demektir. “Asıl soru, maceranıza kalpten gelen bir evetle yanıt verip vermeyeceğinizdir,” der Kahramanın Sonsuz Yolculuğu isimli kitabında yazar Joseph Campbell.

Evet demek, açık bir zihne sahip olmak demektir…

Evet demek, hayatınızda var olmak demektir…

Kitap yazmak da tıpkı aynaya bakmaya benzer…

Bu özellikle mutluluk, iyileşme ve sevgi gibi büyük konulara odaklandığınızda daha da fazla ortaya çıkar. Yazmak dikkat etmenizi gerektirir. Önünüzdekini görmenizi sağlar. Ona bağlı kalırsanız, daha yüksek bir farkındalık seviyesini deneyimlersiniz… Tıpkı meditasyonda olduğu gibi. Bu yeni farkındalık genelde rahatsız edici olsa da özgürleştiricidir. İçinizden geçer, bütün moleküllerinizi tekrar düzenler. Aslında en güzel tanımıyla yazmak, sizi özgür kılar.

%d blogcu bunu beğendi: