Kendini bilmek, Tüm değişen durumların, Gözlenmesini yapabileceğimiz, Şuur noktasını bulmaktır.
— Paul Brunton
Allah sadece zamanla ilgili değil, her şeyle ilgili sonsuz bilgi ve tasarruf sahibidir. Peki “her şeyi Allah bilir” diyerek biz hiçbir şey bilmeye ve öğrenmeye çalışmayacak mıyız? Okumuyoruz. Araştırmıyoruz. Bildiklerimizle yetiniyoruz. Tabulardan sıyrılarak, özgürce kendimizi araştırmacı ruhuna teslim etmiyoruz. Müslüman olduğumuzu iddia ediyoruz. Ama bir kerecik olsun inanmış olduğumuz Kur’an-ı Kerim’in Türkçe tercümesini okumuyoruz. Okumuyoruz… Kulaktan dolma bilgilerle yetiniyoruz… Ve bütün bu olup bitenlerin de, birilerinin işine geldiğini anlamıyoruz.
“Kendini bilmek” ya da “tanımak”, insanın değişmesi zorunluluğunun doğal bir uzantısıdır. Değişmek, uyanmak, şuurlanmak için; fazlalıkların terk edilmesi, içsel bir mücadeleye girişmek ve özdeşleşmeyi meydana getiren bağımlılıklardan soyunmak şarttır. Üstün çaba gösterilmeden, kendi üzerinde çalışmadan; değişmek, uyanmak, şuurlanmak mümkün değildir.
Dinlerin, felsefelerin, doğu ve batı ezoterik çalışmaların, mitolojilerin; ortaklaşa amacı çok eski çağlardan beri tek bir nokta da: “Kendini Bilmek“de yoğunlaşmıştır. “Kendini bilmeyen varoluşun sırlarını da bilemez” ya da “Kendini bilmeyen Rabbini’de bilemez.”
Kötü olan şudur ki, felaketler üstümüze yığıldı ve biz, kim olduğumuzu unuttuk. Çağımız kesinlikle ilahi değerin açık seçik ortaya çıktığı dönemdir… Çağımız sadece vakit öldürmek için akıyor; bununla birlikte daha olgun birkaç zihin, zamanı, daha yaşayan bir şey yapmaya çalışıyor.
Sevgiyle okuyunuz…
Tanrı Dünyaya Yazılı Kelimeleri Yerleştirmiştir… Ve gerçek söz bulunması gereken bir kitabın içindedir...
Baston kullanıyor olmanız ve ayağınızın biraz aksıyor olması, kanserle mücadele ediyor olmanın vücudunuzda bıraktığı izler bazıları için bir engel. Asıl engel sistemin kendisi ve bu formaliteleri yaşarken hissettirilmeye çalışılanlar. “Hayatta sahip olduğumuz en temel seçim, genişlemek ya da kasılmak, yaratıcı ve ifade enerjilerimizi dünyaya olumlu veya olumsuz biçimlerde sunmaktır. Koşullarımız her ne olursa olsun, gideceğimiz…
Bazen Kısa Bir Mola, Çok Daha Uzun Yollar Yürümeye Hazırlar İnsanı… Durmamak, Ara Vermemek Ve Hiç Hız Kesmemek Daha Çok Şey Kaybettirir. Merhaba Sessizliğin yaratıcı gücüyle buluşmak İster misiniz? Hepiniz siyah noktaya odaklanmışsınız. Hiçbiriniz kağıdın üzerindeki boş beyaz alanı fark etmemişsiniz. Yaşam adını verdiğimiz bu engin beyazlık içerisinde elbette irili ufaklı siyahlıklar oluyor. Biz ise…
Kimsenin Hayalindeki İnsan Olmak Zorunda Değilsin… Tüm üstünlük kurma gayretinin altında doldurulması gereken bir eksiklik yatar… Merhaba Varoluşçu filozof Friedrich Nietzsche insanın güç istenci meselesine İnsanca Pek İnsanca ve Güç İstenci adlı kitaplarında değinmektedir. “Nerede iki canlı gördümse orada muhakkak bir güç istenci, bir kudret gördüm” der. Her güç odağı başka bir güç odağının karşısında…
Size Zehrini Akıtan Aile Üyeleri Ile Bağınızı-Suçluluk Duymadan- Nasıl Kesersiniz Ve Öz Saygınızı Kazanırsınız? “Bana zarar veren herkese teşekkür etmek istiyorum. Hayatımda yarattığınız acı beni derinlerde kendimi anlamaya, kabul etmeye ve sevmeye zorladı. Yükseldim ve sizden ilham alarak yükselmeye devam edeceğim. Yoluma koyduğunuz engeller sayesinde, ruhumun derinliklerine güveniyor ve her şeyi aşabileceğim harika bir direnç…
“Arayış Içindekiler Devamlı Olarak ‘Yaşayan Bir Ustaya Ihtiyacın Var’der. Oysa, Usta Yaşayan Tek Şeydir!
Siz hiç bir ipek böceği kurdunun bir hamlede, yani birdenbire kelebek olduğunu gördünüz mü? Bu işin olabilmesi için araya birçok hadiselerin ve bilhassa az çok bir zamanın karışması lazımdır…
Spiritüel Dönüşüm: Kendi Toplumumuzda Da Faydalı Bir Süreç Olarak Değer Ve Saygı Görseydi Nasıl Olurdu Bir Hayal Edin…
Tırtılın ‘dünyanın sonu’ dediğine, usta ‘kelebek’der…