“Ben bilmek istiyorum; gerçekten de yaşamak dediğimiz şey şu bir avuç yerde yaşlanıncaya kadar dolaşıp durmaktan mı ibaret; yoksa dünyada başka şekilde yaşamak da mümkün mü?”
-Samed Behrengi
Merhaba
Samed Behrengi, Azeri Asıllı, İranlı öğretmen ve çocuk hikâyeleri ile halk masalları yazarı-derleyicisi.
Samed Behrengi (1967) 28 yaşındayken şüphe uyandıran bir biçimde Aras Nehri’nde ölmüştür. Yüzerken boğulduğu söylentisi yayılsa da buna kimse inanmadı, çünkü Behrengi, yazdığı masallarla, ülkesinin başına çöreklenmiş Şahlık düzenini açıkça eleştiriyor, her türlü baskı yönetimine karşı çıkıyordu. Bu yüzden suikasta uğradığı düşünülmektedir. Yapıtları onlarca dile çevrilmiştir.
Teen yayıncılığa ait. “100 temel eser” kısaltılmış, metinler halinde yazılmış. Kitapların, fiyatları uygun. Kapak resim tasarımları, coşkulu ve renkli.
Ben de birkaç tanesini satın aldım. Masal yazma tecrübesi olan biri olarak, bakış açısı katacağından eminim.
“Bir varmış, bir yokmuş” diye başlayan masallar değişimi, dönüşümü kelimelerle resmederek, farkındalığa, sevgiye ulaştırıyor.
Dede Korkut Hikayeleri, Azerbaycan’ın günümüze miras kalan eski bir hikayesidir. Bu masallar eski Türk boylarından olan Oğuz Türklerini anlatır. Oğuzlar geniş bir boydu, birçok yiğidi ve kahramanı vardı. Dede Korkut bir Oğuz Boyu büyüğü olup, onların iyi ve kötü günlerinde yanlarında yer almış, başlarından geçenleri hikayelere aktarmıştır.
Bu kitapta Oğuz Boyu’nun yiğitlerinden biri olan Dei Dumrul var. Onun hikayesinde ölüme ve Azrail’e karşı insanın savaşı anlatılıyor.
Şunu tekrar tekrar söyleme gereği duyuyorum ki, efsaneleri ancak eski insanların hayatı ve hayalleri hakkında ipucu elde etmek için okuruz. Onların yeteneklerini günümüzle kıyaslarsak insanlığın ne kadar geliştiğini fark edebiliriz.
Böylece gelecekteki insanların da bizden ne kadar ileride olabileceğini, neler yapabileceklerini hayal ederiz…
Deli Dumrul, arka kapaktan böyle sesleniyor.
Martı Yayınlarına ait kitaplar , Deli Dumrul, Kar Tanesinin Serüveni, Küçük Karabalık, Samed Behrengi yazmış.
Kitabımı, yazarken kahve molasında, aldığım masal kitaplarını paylaşmak istedim.
Benim gibi, düş insanları burada mı?
“Bir varmış, bir yokmuş” diye başlayan masallar değişimi, dönüşümü kelimelerle resmederek, farkındalığa, sevgiye ulaştırıyor.
Peki, sizler kendi kelimelerinizle masalınızı geleceğe emanet etseydiniz, masalınızdaki değişim ve dönüşümü, fakındalıkla nasıl yazardınız?
Masallar, çocuklar uyusun, büyükler uyansın diye okunur.
Okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.
Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.
Sevgiyle okuyunuz…
Kendini Bilmek İçin Kitap! 
Bir Cevap Yazın