Kendini Bilmek İçin Kitap

Merhaba

• İyi bir öykü yazmanın sırrı nedir?
• Milyonlarca insanı etkileyecek senaryo nasıl yazılır?
• Kahramanlar ve yan karakterler nasıl yaratılır?
• Olay örgüsü kurgulanırken nelere dikkat etmeli?

Christopher Vogler, Yazarın Yolculuğu’nda, öykücülüğün büyülü dünyasına götürüyor okurları, Joseph Campbell ve Jung’un çalışmalarından yola çıkarak bir öykü anlatmanın binlerce yıldır değişmeyen temel ilkelerini ayrıntılarıyla ele alan kitap, mitolojinin derinlere uzanan kökleriyle günümüz öykücülüğü ve film senaryoları arasındaki ilişkiyi, bütün okurlar tarafından rahatlıkla takip edilebilecek bir üslupla anlatıyor. Hitchcock’un başyapıtlarından Yıldız Savaşları serisine ve Ucuz Roman’a kadar birçok filmden alınan örnekler, beyaz perdenin en başarılı yapıtlarına ışık tutuyor.

Christopher Vogler, Twentieth Century Fox, Disney gibi başlıca Hollywood film şirketleri için çalışan tecrübeli bir öykü danışmadır. Aslan Kral, Dövüş Kulübü, ince Kırmızı Hat gibi filmlerinin öykülerinin oluşturulma sürecinde etkin bir isim olmuştur.

Kahramanın Yolculuğu ve Yazarın Yolculuğu birdir ve aynıdır. Yazmak için yola çıkan herkes, çok geçmeden Kahramanın Yolculuğu’nun sınavları, girişimleri, çileleri, neşeleri, ve ödülleriyle karşılaşır. İç dünyamızda onun tüm Gölgeleri, Biçin-değiştiricileri, Rehberleri, Üçkağıtçıları ve Eşik Gardiyanları ile tanışırız. Yazmak, birinin ruhunun derinliklerinin araştırıldığı ve deneyim iksiriyle- iyi bir öyküyle- geri dönülen tehlikeli bir iç yolculuktur çoğunlukla. Yetersiz bir özsaygı ve amaçlar konusunda kargaşa, çalışmamızı bölen gölgelerdir. Bir editör ya da başka birinin eleştirel tavrı, yolumuzu kesen Eşik Gardiyanları olabilir. Kazalar, bilgisayar sorunları, zaman ve disiplin sorunları, Üçkağıtçılar gibi bize sataşıp işkence eder. Gerçekdışı başarı hayalleri veya avuntular bizi baştan çıkaran, kafamızı karıştıran ve başımızı döndüren Biçim-değiştiriciler olabilirler. Teslim tarihleri, editörlerin kararları ve çalışmamızı satmak için verdiğimiz mücadele, ölecek gibi göründüğümüz, ama yeniden yazmak için Direneceğimiz Sınavlar ve Çilelerdir belki de.

Ama umudunuzu yitirmeyin, çünkü yazmak büyülü bir şeydir. En basit yazma eylemi bile telepati sınırına varan, neredeyse doğaüstü olaydır. Düşünün bir: Bir kağıt parçasının üzerine belli bir düzende bir takım soyut işaretler koyabilir ve bin yıl sonra başka bir dünyadan biri, en derin düşüncelerimizi öğrenebilir. Uzay ve zamanın sınırları ve hatta ölümün kısıtlamaları aşılabilir.

Sözcükler bizi bağlayabilir, kenetleyebilir veya neşelendirebilir. Büyülü güçleriyle bizi incitebilir ya da iyileştirebilir.

Sözcüklerin iyileştirici gücü en büyülü yanlarıdır. Yazarlar, tıpkı antik kültürlerin şamanları ve hekimleri gibi iyileştirme gücüne sahiptir.

Yazarlar ve Şamanlar : Şamanlara “Yaralı Şifacı” denilmiştir. Yazarlar gibi onlar da düşleri, kehanetleri ve eşsiz deneyimleriyle, geri kalanlardan ayrılmışlardır. Birçok yazar gibi şamanlar da çalışmaya korkunç çileler çekerek hazırlanırlar. Tehlikeli bir hastalıkları olabilir ya da bir uçurumdan düşüp neredeyse bütün kemiklerini kırabilirler. Bir aslan tarafından pençelenir veya bir ayı tarafından hırpalanırlar. Parçalara ayrılır ve yeni bir biçimde bir araya getirilirler. Bir bakıma ölür ve yeniden doğarlar; bu deneyim de onlara özel güçler verir. Birçok yazar bir şekilde hayatın sillesini yedikten sonra bu mesleğe geçer. 

Başka dünyalara yolculuk yapma ve beraberinde öyküler, metafor ya da kılavuz yapan, iyileştiren, yaşama anlam katan mitler getirme yetenekleri vardır. Çevrelerindeki insanların gizemli, kafa karıştırıcı düşlerini dinler ve bunları, onlara kılavuzluk yapan öyküler biçiminde geri verirler.

Biz yazarlar, şamanların tanrısal güçlerini paylaşırız. Yalnızca öteki dünyalara yolculuk yapmakla kalmaz, uzay ve zaman dışında onları yaratırız. Bir şeyler yazdığımız zaman, düş gücümüzün söz konusu dünyalarına gerçekten yolculuk ederiz. Cidden yazmayı deneyen herkes bilir ki, bu nedenle yalnızlık ve yoğunlaşmaya gerek duyarız.  Gerçekten bir başka yer ve zamana gideriz.

Başka dünyalara yolculuk yapan biz yazarlar, yalnızca hayalciler değil, o dünyaları şişeleyip diğerleriyle paylaşmak için öykü biçimine getirebilen, büyülü güçlerle donatılmış şamanlarız. Öykülerimiz iyileştirme, dünyayı yenileme, insanlara kendi yaşamlarını daha iyi anlayabilecekleri metaforlar verme gücüne sahiptir.

Biz yazarlar, arketipleri ve Kahramanın Yolculuğu araçlarını çağdaş öykülerimize uyguladığımızda, mitleri yapanların ve eski şamanların omuzları üzerinde dururuz. İnsanlarımızı mitolojinin bilgeliğiyle iyileştirmeye çalışan modern şamanlarız biz. Mitlerle ortaya çıkan o eski, çocuksu soruları sorarız: Kimim Ben? Nereden Geldim? Öldüğümde ne olacak? Bu ne demek? Nereye uyum sağlarım? Kahramanın Yolculuğunda ben neredeyim?

Yazarın Yolculuğu, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.

Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.

Sevgiyle okuyunuz..