Yazının Sıfır Derecesi, Roland Barthes

Dilin bir çağın bütün yazarları için ortak bir buyurumlar ve alışkanlıklar bütünü olduğu bilinir. Bu demektir ki, dil bütünüyle yazarın sözünün içinden geçen bir Doğa gibidir.

“Sözcüklerin gizemli bir biçimde yeni anlamlar içinde de süren ikincil bir belleği vardır. Yazı işte bir özgürlükle bir anı arasındaki bu uzlaşmadır, ancak seçim ediminde özgürlük olan, ama süreminde özgürlük olmaktan çıkan şu anımsayan özgürlüktür. “

— Roland Barthes

Merhaba

Roland Barthes, Göstergebilimin kurucu isimlerinden birisidir. Aynı zamanda, postmodern düşüncenin de kurucu öncülerinden sayılır.

1950’li yıllar Barthes’ın yazın çalışmalarının başlangıç yıllarıdır. Bu yıllardan itibaren, dilbilimle, edebiyatla, müzikle, göstergebilimin bir bilim olarak kuruluşuyla uğraşacak, giderek boyut değiştiren ve derinlik gösteren bir yönde yapıtları ortaya çıkacaktır.

“Yazı­yı sözle karşıtlaştıran şey, birincisinin her zaman simgesel, kendine dönük, açıktan açığa dilin gizli bir yamacına çevril­miş görünmesi, ikincisininse yalnızca devinimi anlam taşıyan bir boş göstergeler süresi olmasıdır. Bütün söz, sözcüklerin bu yıpranmasında, hep daha uzağa götürülen bu köpüktedir, söz ancak dilin açık bir biçimde sözcüklerin yalnızca devingen uçlarını alıp götürecek bir “yutma” olarak işlediği yerde var­dır; yazıysa, tersine, her zaman dilin ötesinde köklenmiştir, bir çizgi gibi değil, bir tohum gibi gelişir, bir öz ortaya koyar ve bir gizle tehdit eder, bir karşı iletişimdir, korkutur.”

1953 yılında yayımlanan ilk kitabı Yazının Sıfır Derecesi, biçem, roman yazını, yazar-toplum ilişkisi ve yazınsal dil gibi konularda yeni bir bakış ve söylem getirmişti.

Gaston Bachelard’ın ve Jean Paul Satre’in yazılarında etkisi görülüyor. Onlardan çok şey öğrendiğini de itiraf ediyor.

Ama Roland Barthes onlardan fazla bir şey yapar: Bir bilimsellik savı gütmemekle birlikte, deneme türünün sınırlarını zorlayarak, olguları elden geldiğince dizgisel bir biçimde değerlendirmeye, bunun içinde onları adlandırmaya ve sınıflandırmaya yönelir. Böylece, kendine özgü anlatımı da işin içine girince, kendinden önce başkalarının da söylediği şeyler bile Barthes’ın yapıtında bambaşka bir gerçeklik ve somutluk bambaşka bir çarpıcılık ve inandırıcılık kazanır.

Yazının Sıfır Derecesi’ni her yönüyle kusursuz bir yapıt olarak mı nitelemek gerekir… Okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.

Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.

Sevgiyle okuyunuz…

Yazının Sıfır Derecesi, Roland Barthes, Oda Kitap‘ta tükendiği için, HepsiBurada.Com dan sipariş ettim. Özenle zamanında ulaştırıldığı için teşekkür ederim…

Bir Cevap Yazın

Please log in using one of these methods to post your comment:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: