Büyük bir kütüphaneden başka neresi sana sığınak olabilir?

Italo Calvino

Merhaba

Italo Calvino’nun İlk Klasikleri Niçin Okumalıyız? adlı eseri, yazının ve edebiyatın gücünü keşfetmek isteyen okurlar için derinlemesine bir inceleme sunuyor. Bu kitap, Calvino’nun edebiyat ve insan yaşamı üzerindeki düşüncelerini, klasiklerin önemini vurgulayarak ele alır. Eser, klasiklerin sadece geçmişin kalıntıları olmadığını, günümüz dünyasında da değerli ve önemli olduklarını anlatan bir rehberdir.

Kitapta yer alan bazı ana temalar şunlardır:

  1. Klasiklerin Zaman İçindeki Yeri: Calvino, klasiklerin zamanın ötesinde bir anlam taşıdığını savunur. Bu eserler, geçmişin kültürünü değil sadece yansıtmıyor, aynı zamanda modern yaşamla da ilişkileniyor. Klasikler, insanlık tarihindeki evrimsel değişimleri ve evrensel değerleri taşır.
  2. Klasikleri Okumanın Anlamı: Yazar, klasikleri okumanın birey için sadece bir bilgi birikimi yaratmakla kalmayıp, düşünsel derinliği ve insani değerleri keşfetmek olduğunu belirtir. Okudukça, insan kendi düşünce dünyasına, diline ve varoluşuna dair sorular sormaya başlar.
  3. Klasiklerin Evrenselliği ve Bağlantısı: Calvino, klasiklerin sadece belli bir dönemin değil, tüm zamanların eserleri olduğuna vurgu yapar. Her dönemin kendine özgü bir merak ve gereksinimi olduğunu ancak bu gereksinimlerin zamanla daha evrensel bir hâl aldığını anlatır.
  4. Klasiklerin Edebiyat ve Felsefe Arasındaki Bağlantısı: Edebiyatın felsefi düşüncelerle birleşerek insanın dünya hakkında düşündürten bir işlevi olduğunu savunur. Klasikler, bu birleşimi yansıtan eserlerdir ve insanın anlam arayışına derinlik katar.
  5. Klasikleri Yeniden Keşfetmek: Calvino, klasiklerin yıllar geçtikçe farklı bakış açılarıyla yeniden okunması gerektiğini savunur. Çünkü okur her okuduğunda farklı bir anlam, yeni bir perspektif elde eder. Bu süreç, okuma eylemini taze tutar ve keşfedilecek yeni bir dünya sunar.

Kitap, aynı zamanda Calvino’nun kendi yazarlık anlayışını ve edebi yolculuğunu da kısaca tartışan bir eserdir. Klasikleri okumak, yalnızca bireysel bir gelişim değil, kültürel bir sorumluluktur. Okuyucu bu kitapla birlikte klasiklerin sadece tarihî eserler olarak değil, aynı zamanda zihinsel bir beslenme kaynağı olduğunu keşfeder.

Bu kitabı okumak, bireyleri çağdaş dünyada anlamlı bir yer bulmaya, geçmişi anlamaya ve yazılı kültürle ilişki kurmaya davet eder. Calvino, bir nevi, okurları klasiklere olan ilgiyi yeniden uyandırmaya çağırıyor.

Italo Calvino, dünya edebiyat tarihine yalnızca bir yazar olarak değil, edebiyat üzerine düşünceleriyle de damga vuran İtalya’nın “kalem sincabı”dır.

“Klasikleri Neden Okumalıyız?” kitabında, hayatının değişik dönemlerinde kendisi için büyük bir önemi olmuş yazarları, şairleri, bilim adamlarını ağırlıyor.

Klasik, söyleyecekleri asla tükenmeyen bir kitaptır…

Italo Calvino’yu Goriot Baba, Balzac‘ın eserinde tanımıştık. En azından benim okuma sıramda öyle. Ve şöyle seslenmişti bizlere. “Italo Calvino, Klasikler niçin okunmalı? adlı denemesinde klasikler için on dört tanım önerisinde bulunur. Bu tanım önermelerinin ilkine şöyle der; “Klasikler asla ‘okuyorum’ sözünü değil, genellikle ‘yeniden okuyorum’ sözünü işittiğimiz kitaplardır.” Denemenin sonlarına doğruysa sorduğu soruyu cevaplar: “Klasikler kim olduğumuzu ve nereye vardığımızı anlamamızı sağlar.” İnsanın en büyük arayışının “ben kimim” sorusu olduğu gerçeği klasiklerin neden her dem okunduğunu açıklar.

Klasikleri Niçin Okumalıyız? okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı. Dünya edebiyat tarihine yalnızca bir yazar olarak değil, edebiyat üzerine düşünceleriyle de damga vuran İtalya’nın “kalem sincabı” Italo Calvino’nun, hayatının değişik dönemlerinde kendisi için büyük bir önemi olmuş yazarları, şairleri, bilim adamlarını ağırladığı Klasikleri Niçin Okumalı? kitabı ilk kez Türkçede… Öncelikle Stendhal’ı severim, çünkü yalnızca onda bireysel ahlaki gerilim, tarihsel gerilim, yaşam atılımı bir bütün oluşturur: Romanın çizgisel gerilimidir bu. Puşkin’i severim, çünkü berraklık, ironi ve ciddilik demektir. Hemingway’i severim, çünkü yalınlık, abartısızlık, mutluluk arzusu, hüzün demektir. Stevenson’u severim, çünkü sanki uçar. Çehov’u severim, çünkü gittiğinden daha öteye gitmez. Conrad’ı severim, çünkü derin sularda seyreder ve batmaz. Tolstoy’u severim, çünkü kimi zaman “hah, şimdi anlıyorum nasıl yaptığını” duygusuna kapılırım, oysa bir şey anladığım yoktur. Manzoni’yi severim, çünkü düne kadar nefret ediyordum. /…/ Gogol’u severim, çünkü açıkça, kötülükle ve ölçüyle çarpıtır. Dostoyevski’yi severim, çünkü tutarlılıkla, öfkeyle ve ölçüsüzce çarpıtır. Balzac’ı severim, çünkü kâhindir. Kafka’yı severim, çünkü gerçekçidir. Maupassant’ı severim, çünkü yüzeyseldir. Mansfield’i severim, çünkü zekidir. Fitzgerald’ı severim, çünkü halinden memnun değildir. Radiguet’yi severim, çünkü..

  • Eserin Günümüz İçin Önemi Nedir?

İlk Klasikleri Niçin Okumalıyız? eserinin günümüz için önemi, edebiyatın ve kültürel mirasın modern toplumdaki rolüne dair önemli bir tartışmayı başlatmasıdır. Calvino, bu kitapta klasiklerin sadece geçmişin eserleri olarak değil, günümüz dünyasında da güçlü bir etkiye sahip olduğunun altını çizer. Kitap, çağdaş dünyada klasiklerin niçin önemli olduğunu ve onları okumanın bireysel gelişim ve toplumsal anlayış açısından neden değerli olduğunu anlamamıza yardımcı olur.

Günümüz için eserin önemini şu birkaç ana noktada özetleyebiliriz:

1. Zamanın Ötesinde Bir Bilgelik: Klasikler, sadece yazıldıkları dönemi değil, insan doğasını, toplumları ve evrensel değerleri anlamamıza yardımcı olur. Calvino, klasiklerin bu zamansız karakterine dikkat çeker. Bugün, dünyada hızla değişen sosyal ve teknolojik yapılar, insanlığın temel sorularına dair arayışlarını değiştirmemiştir. İnsanlık hâlâ “Kimim?”, “Neden varım?”, “Gerçekten mutlu olabilir miyim?” gibi soruları soruyor. Klasik eserler, bu sorulara yanıt arayışında bizlere rehberlik eder.

2. Modern Toplumda Klasiklerin Eğitici Rolü: Bugün bilgiye kolay erişim, hızla tüketilen içerikler ve dijital medyanın baskın olduğu bir dönemde, klasik eserlerin derinlemesine okunması giderek daha değerli hale gelmiştir. Calvino, klasiklerin düşünsel derinliğini ve insan ruhuna dair sundukları bilgiyi vurgular. Bu eserler, yalnızca bilgi sunmaz; aynı zamanda okurun düşünme biçimini, eleştirel bakış açısını geliştirir. 21. yüzyıl insanı için, hızla geçişen ve yüzeysel bir dünyada, klasiklere dönmek zihinsel bir “yeniden doğuş” olabilir.

3. Kültürel Mirasın Önemi: Calvino, klasiklerin geçmişin kalıntıları olmadığını, onları okumanın kültürel mirası yaşatmak anlamına geldiğini ifade eder. Bugün, globalleşen dünyada birbirinden farklı kültürler bir arada yaşamakta, kültürel çeşitlilik ve hoşgörü üzerine daha fazla düşünülmektedir. Klasik edebiyat, bu çeşitliliği anlamamıza, farklı kültürlerin benzer insanlık durumlarına nasıl dair olduklarına dair bir pencere sunar. Bu, toplumlar arasında daha derin bir empati geliştirmemize yardımcı olur.

4. Klasikler ve İnsanlık Durumu: Bugün yaşadığımız toplumsal ve politik krizler, Calvino’nun eserlerinde bahsettiği insanlık durumunun hala geçerli olduğunu gösteriyor. İnsan hakları, özgürlük, adalet gibi kavramlar, sürekli olarak sorgulanan ve tartışılan temalar olmuştur. Klasik eserler, bu kavramları derinlemesine incelemiş, toplumları ve bireyleri şekillendiren güç dinamiklerini anlatmıştır. Günümüzde de, bu eserler, dünyadaki eşitsizliklerin, savaşların, iktidar mücadelelerinin ve toplumsal adalet arayışlarının daha iyi anlaşılmasını sağlar.

5. Okuma Kültürüne Katkı: Günümüzde kitap okumayı giderek daha fazla dijital medya ile değiştiren bir okur kitlesi oluşmuşken, klasik eserler, okuma alışkanlıklarını güçlendirebilir. Calvino, okuma eylemini bir zihin açma ve derinleşme süreci olarak görür. Klasikler, okurlara hem derin düşünme hem de dilin estetik gücünden faydalanma imkânı sunar. Her bir klasik, okuma becerilerini geliştirecek, dil becerilerini artıracak ve okurda estetik bir tat bırakacaktır.

6. Eleştirel Düşünme ve Değerler: Calvino’nun vurguladığı en önemli noktalarından biri de klasiklerin okurları eleştirel düşünmeye teşvik etmesidir. Modern dünya, bilgiye hızlı bir şekilde erişim sağlasa da, bireylerin bu bilgileri nasıl değerlendirdiği, nasıl eleştirdiği de önemlidir. Klasik eserler, okurlara değerler, etik ve insan doğası üzerine düşünmelerini teşvik eder. İnsanlar sadece bilgiye sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda bu bilgiyi sorgulama ve derinlemesine analiz etme becerisi de kazanırlar.

7. Yazınsal Bir Devrim ve Dönüşüm: Calvino, klasiklerin sadece geçmişteki eserler olmadığını, bireylerin düşünsel evrimini etkileyen, zamansız birer aracı olduğunu söyler. Her yeni okuma, okurun kendisini daha derinden anlamasına ve toplumsal meseleleri yeni bir bakış açısıyla kavramasına yardımcı olur. 21. yüzyılda yaşayan bireyler, klasiklerin sunduğu düşünsel ve estetik derinlik sayesinde daha zengin bir içsel dünyaya sahip olabilirler.

İlk Klasikleri Niçin Okumalıyız? eseri, klasiklerin sadece birer kültürel öğe değil, aynı zamanda insanlık durumu, evrensel değerler ve toplumsal dönüşüm üzerine derinlemesine düşünmeyi sağlayan rehberler olduğuna dikkat çeker. Bu eser, çağdaş dünyanın hızlı temposunda klasiklerin neden hala hayati öneme sahip olduğunu ve onları okumanın okura nasıl yeni ufuklar açtığını anlatır. Günümüzde bireylerin ve toplumların sağlıklı bir şekilde düşünmesi, kendini tanıması ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirebilmesi için klasiklerin gücünden faydalanması önemlidir.

Yani, İlk Klasikleri Niçin Okumalıyız? yalnızca bir okuma önerisi değil, aynı zamanda bir kültürel çağrıdır. Klasikleri okumanın, insanı yalnızca bilgili kılmakla kalmadığını, onu daha derin bir insan, daha sorumlu bir vatandaş ve daha bilinçli bir birey yapabileceğini hatırlatır.

Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.

Sevgiyle okuyunuz…

Yorum bırakın

İnsan, her şeyi sahiplenme arzusundayken, varoluşun gerçek amacını çoğu zaman unutuyor. Şuurun altın damarına ulaşmanın farkında değil. Fiziksel dünyanın keşfi ilerledi ama insanın “kendini bilme yolculuğu” geri kaldı. Devasa binalar, yollar ve şehirler yükselirken; insanın iç dünyası hâlâ bilinmezliklerle dolu. Bilim, insanın özünü ve aklın ötesindekini henüz çözemedi.

Kendi değerimizi bilmemek, çağımızın en büyük açmazlarından biridir. Bu çağ, ilahi değerin açığa çıktığı dönem olmalı.

Kendini Bilmek İçin Kitap sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin