
Tanrı’nın evreni ve insanı kendi suretinde yarattığı düşüncesini Hermetik Kabala anlayışı içinde tekrar yorumlayan bu yapıt, insan Ve Yaşam Ağacı’nı aynı düzlem içinde ele alıyor.
“İnsanda hem sonlu hem de sonsuz bütün bu olasılıkları görürüz. Varlığının gerçek merkezi, temsilcisi Saf Tinsel Işığın minik bir kıvılcımı olan Hadit tır. Zihinsel Bedeninin Özdeği ise ancak Evrenin Bağlarıyla sınırlıdır ve bunlar Sonsuzluğa doğru geri çekilirler.”
— Charles Stan Jones
Merhaba
İnsan hem sonlu hem de sonsuz bütün bu olasılıkları görürüz. Varlığının gerçek merkezi, temsilcisi Saf Tinsel Işığın minik bir kıvılcımı olan Hadit’tir. Zihinsel Bedenin Özdeği ise ancak Evrenin Bağlarıyla sınırlıdır Ve bunlar Sonsuzluğa doğru geri çekilirler. Oysa fiziksel bedeni çok küçükken, bu bedenin yaşamını düzenleyen kalbi, mistik anlamda, varlığının Güneşinden “Yayılan Işığı” yani ruhu kavrayabilir.
Böylelikle İnsan, beden, ruh ve tinden oluşmuş olur ve ruh tin ile madde arasında aracı durumdadır.
Hermetik felsefenin tek doğmasını içeren gerçek bir kayıt mevcut : ” Yukarıda olan aşağıdaki gibidir; aşağıda olan yukarıdaki gibidir, birlikte Tek bir Şeyin mucizesini gerçekleştirirler. “
Simyada üç ilke , Sülfür, Cıva ve Tuz ve çalışmanın üç büyük evresini , Bilgelik Taşının Oluşumunun Keşfi, Çoğaltılması ve Yansımasını buluruz.
He suyun Ve Saklı Aleph de Havanın harfidir. Bunlar evreni yarattığı söylenen Jah yoluyla, üç Sefarim’in Sayı, Yazı ve Sesin Doğasıdır. Sayı ateştir ( Başlangıçların yazısı) Yazı Su gibi akar Ve Hava Sözün temelidir.
Ancak bunlar gizemli bir şekilde mükemmel sayı 10 ile sembolik bir ilişki içindedir. 0 Tezahür etmeyenin Hiçliği ve 1 ise İlk Pozitif fikirdir. Tinin Ateşini Soluk biçiminde yayan Ağız ve Su, kapalı olduklarında yatay bir doğru, açık olduklarında Daire biçimindedir. Dolayısıyla 10 sayısını çağrıştırırlar.
Fikirlerin Yazıya dönüştürülmesini sağlayan Kaleme, Kutsal metinlerde ve “İnsanın Yazdıklarında ” sık sık yer verilir ve o da, biçim ve özün yeniden oluşturulması Ve aktarılması İçin doğru Ve çemberi temsil eden bir kaba batırılır.
Altın Şafak Hermetik Cemiyeti üyesi ve Aleister Crovvleyin majikal oğlu Frater Achad nam-ı diğer Charles Stansfield Jonesin, Hermetik geleneğin önde gelen isimlerinden olarak kendi çağını bir hayli aşan bu kitabı, günümüzde de Kabala konusundaki çalışmalara ışık tutacak nitelikte. Tanrının evreni ve insanı kendi suretinde yarattığı düşüncesini Hermetik Kabala anlayışı içinde tekrar yorumlayan bu yapıt, İnsan ve Yaşam Ağacını aynı düzlem içinde ele alıyor. Buna göre, İnsan Yaratıcının on görünüşünden (SefirotJ ibaret ve evrenin yaşayan bir kopyası olduğundan, evren içindeki birliğin ve işleyen bütünlüğün de bir sembolüdür. Bu sayısal, sözel ve geometrik sembolizmin ışığında, YaşamAğacının pek çok formülayonuna yer veren eser, bizleri sınırsız boyutlara ulaşan yaratılış düzeninden yola çıkarıp Sefirotların gizemli labirentlerinden geçirerek mikrokozmos ve makrokozmos arasında ufuk açıcı bir yolculuğa çıkarıyor.
“…tezahür eden evrenin HARİCİ (yani dışı) Nuitin Sonsuz Bedenidir. Her şeyin MERKEZİNDE, Sonsuzca Küçük ve yayılmamış Hayat Özü ya da Hadit bulunur. Nuitin Hadite doğru büzülmesi ve Haditin Nuit içerisinde genişlemesi daimi güçlerdir. Sonlu Evren ya da Ra-Hoor-Khuit, Hep-dirilen Oğul, her zaman için tam Sonsuzca Büyük ve Sonsuzca Küçük Arasında yer alan Durmaksızın Genişleyen Çember tarafından sınırlanır.”
“İnsanda hem sonlu hem de sonsuz bütün bu olasılıkları görürüz. Varlığının gerçek merkezi, temsilcisi Saf Tinsel Işığın minik bir kıvılcımı olan Hadit tır. Zihinsel Bedeninin Özdeği ise ancak Evrenin Bağlarıyla sınırlıdır ve bunlar Sonsuzluğa doğru geri çekilirler.”
Tanrı’nın Kutsal Anatomisi, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.
Yazarlar okumaya davet ediyor.
Sevgiyle okuyunuz…
Bir Cevap Yazın