
Kitaptaki metotları uygulayarak, günlük yaşamınızda sezgilerinizin hızla geliştiğine şahit olacaksınız… Altıncıduyunuzu sizde geliştirebilirsiniz… Hatta diğer duyular dışı algılamalarınızı da…
Örneğin: Konsantrasyon, Telepati, Durugörü, Kehanet, Psikometri, Duruişiti, Astral Seyahat, Telekinezi, İpnoz,Manyetizm, Şifacılık ve diğerleri…
“Sanatçı, güzel şeylerin yaratıcısıdır. Sanatın amacı, sanatı ortaya çıkarıp sanatçıyı gizli tutmaktır. Eleştirmen, güzel şeylere dair izlenimini başka bir biçime veya yeni bir malzemeye çevirebilen kişidir. “
— Oscar Wilde
Merhaba
Düşünce gücünün doğru kullanıldığında neler elde edilebileceğini sanırım herkes biliyor… Tabii buradaki “herkes” sözü Türkiye’de araştıran, soru soran, bildikleriyle yetinmeyen çok küçük sayılabilecek bir “okur” kitlesi için, yani sizler için söylenmiş bir sözdür…
“Düşünce Gücü”nüzden de azami derecede yararlanabilirsiniz…
Ancak bütün bunların olabilmesi için “pratik uygulanabilir metotlara” ihtiyacınız bulunmaktadır…
İşte bu kitap, size bunları veriyor…
Bu kitabın amacı: Ruhsal güçleri uzun uzun anlatma yerine, pratik uygulanabilir metotlarla bu yeteneklerin günlük yaşamımızda nasıl kullanılabileceği sizlere gösteriliyor.
İç potansiyel gücünüzü ortaya çıkartmaya yönelik uygulayacağınız pratik metotlarla, yaşam içinde büyük bir etkinliğe sahip olabilir ve yaşamınızı isteğinize bağlı olarak yönlendirebilirsiniz…
“Duyular Dışı Algılamalarınız”ı geliştirebilir ve istenmeyen alışkanlıklarınızdan kurtularak, günlük yaşamın getirdiği streslerinizi de yenebilirsiniz…
Kendini Bilmek
Eğer çözümün bir parçası değilsen; o zaman sorunun bir parçasısın demektir.
Tüm “Ezoterik Öğretiler”in asıl çalışma konusu olan, insanın “kendini tanıması” bu yolda objektif bir bilgiye ulaşması çok çaba ve çalışma isteyen, zahmetli bir iştir…
Ruhsal güçleri geliştirme çabaları, insanın kendini tanıma ve kendi sırlarını keşfetme çabalarının sadece küçük bir bölümünü oluşturur.
“Kendini bilmek” ya da “tanımak”, insanın değişmesi zorunluluğunun doğal bir uzantısıdır. Değişmek, uyanmak, şuurlanmak için; fazlalıkların terk edilmesi, içsel bir mücadeleye girişmek ve özdeşleşmeyi meydana getiren bağımlılıklardan soyunmak şarttır. Üstün çaba gösterilmeden, kendi üzerinde çalışmadan; değişmek, uyanmak, şuurlanmak mümkün değildir. Bütün ezoterik çalışmaların, inisiyetik öğretilerin temeli bu nedenle “terk”e dayanır…
İnsan, her yanı fazlalıklarla çevrili ve çeşitli putların isteklerini yerine getirmekte olduğunu bilmeden mahpusluktan kurtarılamaz. İnsan özgür olmadığını anlamazsa, hapishaneden kurtulabilmesi de mümkün değildir. Özgür hale gelmek için, iç özgürlüğü elde etmelidir. İnsanın uğrunda mücadele ederek kazanması gereken şey, işte bu özgürlüktür.
İnsanın iç özgürlüğü elde etme yoluna girmesi “terk etme”ye hazır hale gelmesine bağlıdır. Herhangi bir şeyi kaybetmekten korkmayan, kaybedilecek bir şeyi olmadığının şuuruna varan kimse, bu şekilde her şeyi kazanır.
Bu söz… Yani “insanın kendini tanıması” meselesi, belki ilk başta bize biraz garip gelebilir… “Ne demek yani, şimdi ben kendimi tanımıyor muyum?… ” diye düşünebiliriz. Çünkü kendimiz hakkında yeterli fikre sahip olduğumuzu düşünürüz. Oysa ki çoğunlukla, kendi varlığımızın kökeni ve özellikleri hakkında yeterli bilgiye ve yeterli anlayışa sahip olmadan yaşamımızı sürdürürüz. Bunların içinde sahip olduğumuz, ancak çoğunlukla farkında bile olmadığımız ruhsal yeteneklerimiz, yani “Duyular Dışı Algılamalar”ımız da vardır.
Böyle olunca da, kendi varlığımızın iç potansiyelini, iç gücünü çoğunlukla kullanmadan kısıtlı imkanlarla yaşamaya kendimizi mahkum ederiz… Ve yaşamımızın büyük bir bölümü böyle geçer…
Ruhsal Güçleri Geliştirme Teknikleri, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.
Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.
Sevgiyle okuyunuz…
Bir Cevap Yazın