Diğer toplumsal sistemler gibi edebiyat da tarih içerisinde şekillenmiştir. O, genel iletişimin dışında özel ve farklı bir iletişim türüdür. Bu iletişim tarzı kendine ait kurallar çerçevesinde insana özgü her şey ile yakından ilintilidir ve onlarla sürekli karşılıklı etkileşim içerisinde bulunur.

Merhaba

Yeni bir yazı ile karşınızdayım. Güne dair, yaşama dair, bir de okuyansanız, yazacak, aktarılacak ne çok şey bulunuyor.

Konumla, ilgili aklımda, içimde ne varsa döktüm. Kelimemiz sabır, olunca, yanına eklenen her kelime, yüksek sesle okununca, görelim nerelerden geçtik, hedefe varabilmek için.

Sabır, kimilerine göre bir erdem sayılmasa da bence, saygı gösterilmesi gerekli. Neden mi?

Sabırla, okumanın yararları hiçbir zaman bir anda ortaya çıkmaz.

“Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan, insansın…”

Kitap okurken, rahatsız olduğunuz bir konuya itildiniz mi?

Tepkinizi merak ediyorum. Sabır sayesinde insanlar kendileri hakkında daha büyük bir farkındalığa erişirler. Bu durumun oluşabilmesi içinde, nasıl bir okuyucu olduğunuzu kavramanız gerekli.

Empatinin ayırdına varmak ve kavramları gözünüzde canlandırmak istemez misiniz?

Bugün ki yazıda, birlikte yazarların kitapları hakkında satırlar arasında yürüyüşe çıkarak onları yakından tanıyalım istedim. Uyarayım, bu bölüm teknik içeriyor. Öğrenmek isteyenler, bu konuda gelişme göstermek isteyenlere köprü kurması dileğim.

Dan Brown, yeni dönem yazarlarından olup, herkes tarafından duyulmuş ve filmlerinin çoğunu aramızda, bilmeyen, seyretmeyen yoktur. Popüler kültür sayesinde de el üstünde tutulur.

Birkaç filmini izledim. Blog sayfasında paylaştığım filmlerini de okuyabilirsiniz. Fakat kitaplarını okumadım. Niye mi? Konudan ibaret, empatiden yoksun, yazan olarak öğrendiğim kadarıyla, edebi eser değildir.

Sempati eksikliği var. Psikolojik tanımlamalar, üslup karışıklığı göze çarparıyor.” Damon Young‘ın yazarla ilgili görüşü.

Edebiyat benim için, yazınsal iletişim adına önemli. Duyguların aktarıldığı ve en iyi resmî oluşturduğunuz metaforlar, anlatım olarak cümleyi güçlenirken, her detay hikayenin kahramanı olan okuyucuyu etkiler.

“Diğer toplumsal sistemler gibi edebiyat da tarih içerisinde şekillenmiştir. O, genel iletişimin dışında özel ve farklı bir iletişim türüdür. Bu iletişim tarzı kendine ait kurallar çerçevesinde insana özgü her şey ile yakından ilintilidir ve onlarla sürekli karşılıklı etkileşim içerisinde bulunur.”

Yazınsal İletişim, Zimmerman‘ın edebiyat ile ilgili görüşü. Okunması gereken yeni kitaplardan biri.

Sizler, hangi yazarları okuyorsunuz?

Yazı teknikleri hakkında benimle, neler paylaşmak istersiniz?

Sevgiyle okuyunuz…

Yorum bırakın

İnsan, her şeyi sahiplenme arzusundayken, varoluşun gerçek amacını çoğu zaman unutuyor. Şuurun altın damarına ulaşmanın farkında değil. Fiziksel dünyanın keşfi ilerledi ama insanın “kendini bilme yolculuğu” geri kaldı. Devasa binalar, yollar ve şehirler yükselirken; insanın iç dünyası hâlâ bilinmezliklerle dolu. Bilim, insanın özünü ve aklın ötesindekini henüz çözemedi.

Kendi değerimizi bilmemek, çağımızın en büyük açmazlarından biridir. Bu çağ, ilahi değerin açığa çıktığı dönem olmalı.

Kendini Bilmek İçin Kitap sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin