Merhaba

Yeniden Doğum, Başarının en etkili stratejileri adlı eserinde Metin Çınaroğlu şöyle diyordu:

Önümüzdeki 15 gün içinde CV yazmam gerekiyordu ve ilk defa bir mülakata gidecektim. Resulü abi hemen Stephen R.Covey‘in kitaplarını alıp okumamı tavsiye etti. Ben de adamın kitaplarını okumamın nasıl bir faydası olacağını sordum. Görüşme yapacağım yer bir eğitim kurumuydu, o kurumun liderinin neler yazdığını bilmem faydalı olacaktı. Zira Londra’da doğmuş büyümüş kişilere nazaran ana dilimin İngilizce olmaması vs. gibi birçok dezavantajlı olduğum noktalar vardı. Sonra avantajlı olduğum noktaları sıraladı: “Sen istekli, sorumluluk sahibisin. Bu İngiliz çocukları kılık kıyafetine, CV hazırlığına vs. dikkat etmeyebilir ve özellikle konuya olan ilgin ve alakanla da fark yaratabilirsin. Bu yüzden iyi hazırlanmalısın.

Stephen R. Covey‘in Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı gibi kitapları vardı. Bunlara şöyle bir göz gezdirdim. Sonra ki hafta Resulü abi bana kitapları okuyup okumadığımı sordu.

“Evet” dedim.

“Peki o zaman söyle bakalım Stephen R. Covey‘in Liderlik modeli nasıl bir model?” dedi.

Bilmiyordum. Resulü abi geçmiş yaşam hikayemi bildiği için benim görüşmemi benden çok önemsiyordu; ” Dersini iyi çalışmamışsın, haftaya kadar liderlik modelini iyi öğren” dedi.

Stephen R. Covey’nin liderlik modelini buldum. “Yöneticilikten liderliğe geçiş için çalışanların sadece fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamak yetmez” diyordu.

İnsanın dört boyutundan bahseden Covey, kurallarına göre insanı makine gibi yönetmek; dört boyutuna da hitap ederek yani düşüncelerine önem vererek, duygusal olarak aidiyet duygusunu tatması ve sorumluluk almasına liderlik etmek, işine vicdanını katmak ve değer yarattığının tatminini yaşatmak çok farklı dinamiklerdir.

İngilizlerin davranışlarından neye karar vereceklerini kestirmek güçtür. Türklere göre daha politikler. Neyse, tam görüşme bitti ve kendi kendime, “Beni almayacak, ne yapsın beni!” diyordum ki aklıma Antony Robbins‘in kitabından hatırladığım bir söz geldi: “Çok istiyorsan farklı bir şeyler yapmalısın!” O anda Bob, eklemek istediğim bir şey olup olmadığını sordu.

Aklıma birçok şey geldi. Türkiye’den çıkışım, bugüne kadar yaşadıklarım, değişime olan iştahım vs. Ve Bob’ a dedim ki:

“Görüyorum ki diğer adaylar buranın vatandaşı, eğer onları işe alırsan fizyolojik (para kazanma) ihtiyaçlarını ve belki de bir kısım zihinsel (düşüncelerinin değerli olduğu, işe yaradıkları) ihtiyaçlarını karşılama fırsatı vereceksin. Ama eğer beni işe alırsan, fizyolojik, zihinsel, duygusal ve vicdani ihtiyaçlarımı karşılama fırsatı vereceksin.”

Bu Covey’nin dört boyutlu liderliğiydi. Ve alınan iki asistandan biri olmayı başardım…

32 yıl boyunca çalışma hayatının zorluklarını yaşayan; iş tecrübelerini aktarabilmenin ve bir fark yaratabilmek için mücadele etmenin ne demek olduğunu çok iyi biliyorum. Bazılarımız yaşama gümüş kaşıklarla doğmadı. Yaşam hep mücadele etmekle geçti. Bu nedenle Metin Çınaroğlu’nun yaşadığı tecrübenin de Stephen R. Covey‘in Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı, adlı eser aracılığıyla sizlere ulaşması gerektiğini düşündüm.

Aile uzmanı, eğitmen, kurumsal danışman ve yazar Stephen Covey’in Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı kitabı İş Dünyasında “Yirminci Yüzyılın En Etkili Kitabı” diye anılan, otuz sekiz dile çevrilerek tüm dünyada 15 milyonun üzerinde satışa ulaştı.

Kişisel, mesleki ve ailevi sorunların çözümünde ilke merkezli bir yaklaşım benimseyen Stephen R. Covey, insan onuruna yaraşır, dürüst, uyumlu, huzurlu ve başarılı bir yaşam için edinilmesi gereken alışkanlıkları belirliyor.

Kendi sesini bul! Ve sonra diğerlerinin seslerini bulmalarına ilham ol!

Etkili İlişkinin 7 Alışkanlığı, kitabında Dr. Stephen R. Covey, güçlü ilişkilerin öyle kendiliğinden ortaya çıkmadığını; insanların ortak enerjisine, yeteneğine, arzusuna, vizyonuna ve bağlılığına ihtiyaç duyduğunu belirtir.

Günümüz dünyasında etkili bir ilişki için güçlü bir birliktelik ve aile yaratma arzusu yeterli değil, zorluklarla başa çıkmak için yeni bir zihniyet gerekiyor.

Etkili İlişkinin 7 Alışkanlığı, adlı eserin size rehberlik etmesine izin verin.

İnsanların evrensel ihtiyaçları vardır. Güven duymaya, takdir edilmeye, saygı görmeye, cesaretlendirilmeye ve sevilmeye ihtiyaç duyar. Bu ihtiyaçların karşılanmasında ne kadar başarılıyız?

Tüm insan etkileşimlerini yöneten temel ilkeler vardır ve aile hayatının kaliteli olması için mutlaka bu ilkelerle uyum içerisinde olmak veya doğa kanunları içinde yaşayabilmek gereklidir.

Hiçbir şey, başarı kadar başarısız değildir. Diğer bir deyişle mücadele sonucunda kazanımlar korunuyorsa, bu başarıdır. Fakat sorunlar değiştiğinde, eski başarılı yöntemler artık işe yaramaz. Bu sebeple yeni zorluklara uygun, yeni yöntemler geliştirmeliyiz.

“Bu 7 alışkanlıktan birini bile bugün uygulamaya başlarsanız sonuçlarını hemen görebilirsiniz ama bu hayat boyu süren bir maceradır- bir ömür süren bir bağlılık.” Stephen Covey

Etki Ve Tepki

Etki ve tepki arasında bir boşluk vardır. Bu boşlukta tepkinizi seçme gücü ve özgürlüğüne sahipsiniz. Gelişim ve mutluluk tepkilere bağlıdır…

Başımıza gelen şeyler ile tepkilerimiz arasında bir boşluk var. Bu boşlukta tepkimizi seçme gücü ve özgürlüğüne sahibiz. Gelişim ve mutluluk işte bu tepkilere bağlıdır. 7 Alışkanlığın temelini oluşturan şey de bir nevi bu.

Seçim Yapmanın Gücü

Alışkanlık, seçme gücümüz olduğu prensibine dayanmaktadır. Buna “proaktif olmak” diyebiliriz. Ve bu seçimler doğa kanunları diye adlandırdığımız ilkelere dayalı olarak ne kadar çok uygulanırsa, bu boşluk o kadar genişler ve kişinin özgürlüğü o kadar artar. Bir kişi seçim gücünü kullanmıyorsa ya da doğru ilkelere göre seçimler yapmıyorsa, sahip olduğu alan hiç kalmayana kadar daralır.

İnsanoğlunun benzersiz özelliği farkındalık sahibi olmasıdır.

Proaktif olmak, ilk alışkanlığın temelidir. Tepkilerimizi, değerlerimize ve bizim için neyin önemli olduğuna dair veririz.

Etki Alanına Odaklanın

Proaktif olduğunuzda neyin üzerinde etkiniz olduğuna odaklanırsınız ve kontrolünüz altında olmayan şeyler için endişelenmezsiniz. Hayatta neyi kontrol edebilirsiniz?

Etki alanı, hayatta doğrudan etkinizin olduğu şeylerdir; özellikle kendiniz ve kendinizin etkileyebileceği güven gibi konulardır.

“İnsanlığa bahşedilmiş dört yeti vardır- özbilinç, vicdan, bağımsız irade ve hayal gücü. Bunlar bize en büyük insan özgürlüğünü verir; seçme gücü…” Stephen Covey

Hayallerinizi, vicdanınız ile birleştirirseniz- vicdan, neyin doğru neyin yanlış olduğunu size gösteren bir tür içsel farkındalıktır-zihninizde sonuçlandırarak başlamak vicdan ile hayal gücü kullanımını birleştirir ve ikisi bir araya geldiğinde nasıl bir gelecek istediğinize karar verebilirsiniz. Bu geçmişinizden özgür kalmanızdır. Aile geçmişinizi tam olarak iyileştirmiş olursunuz.

Sonunu Düşünerek İşe Başla

Size neyin önce geleceğini anlatır. Çünkü amacınız ve değerler sisteminizi belirlemek, vereceğiniz en önemli karardır, sonraki tüm diğer kararlarınızı etkileyecektir. Bu önemli kararları verdikten sonra en kilit nokta, hayatınızı verdiğiniz kararlar ile uyumlu yaşamaktır. Bu irade ve disiplin gerektirir.

Güven, insanlar arasındaki ilişkinin kalitesini belirler.

Neler Yatırım Ve Para Çekme

Yatırım için yapılan güven yaratır ve geliştirir. Para çekimleri ise ilişkinizde güveni kullanır. Aşağıdaki örnekleri inceleyin:

(artı)Yatırım	(eksi)Para Çekme
Nazik olmak	Kabalık etmek
Dürüst olmak	Yalan söylemek
Özür dilemek	İçten olmayan özür
Yanınızda olmayanlara sadık kalmak	Dedikodu yapmak
Söz vermek ve verdiğiniz sözleri tutmak	Sözlerini tutmamak
Sırlarını saklamak	Güvenine ihanet etmek
Affetmek	Kin tutmak, İntikam almak
Değerlerinize örnek olmak	Söylediği ile yaptığı farklı olmak

Sizler İlişki Banka Hesabınıza “yatırım” yaptığınız bir zamanı tanımlayın. Yapılan yatırım neydi? Nasıl hissettiniz?

Yatırım olarak gördüğünüz şeylerin bir listesini yapın.

Etkili İlişkiler, herkesin kazandığı bolluk zihniyetine sahiptir.

Hayat Bize Seslendiğinde işte şu önemli soruyu kendimize sormalıyız. Hayat benden ne bekliyor?

Vicdanının sana fısıldadığını hisset…

Etkili İlişkinin 7 Alışkanlığı, okumayanlara tavsiye, okuyanlara bilgiyi hatırlatma amaçlı.

Yazarlar sizi okumaya davet ediyor.

Sevgiyle okuyunuz…